Ketozis nedir? Süt İneklerinde Ketozis Nasıl Engellenir? Ketozis hastalığı nasıl iyleşir? Sütçü İneklerde Metabolizma Hastalıkları nelerdir?
Bu metabolik hastalık yüksek süt verimine sahip ineklerin enerji bakımından
eksik veya protein oranı yüksek rasyonla beslenmesi ve bunun sonucu da enerji
eksikliğini telafi etmek amacı ile vücuttaki yağların aşırı kullanılması sonucu meydana
gelir. Başka bir ifadeyle ketozis keton cisimciklerinin (aseton, asetoasetik ve
betahidroksi bütirik asit (BHBA) ) kanda yükselmesidir.
Süt inekleri doğum sonrası, ilk iki haftası daha riskli (pik) olmak üzere altı
hafta boyunca ketozis riski altındadır. Sağmal ineklerin ilk 60 günde bu hastalığa
yakalanma oranının %7-14 arasında olduğu kabul edilmekle birlikte, işletmeler
bazında (verim yüksekliği ve/veya bakım ve besleme koşullarının yetersizliğine bağlı)
büyük oranda değişmekte, hatta laktasyon insidansı % 100 lere ulaşabilmektedir.
Ketozis riski, vücut kondisyon skoru 3.75 ve üzeri olan ineklerde daha yüksektir.
Bir ahırdaki ineklerin verimine bakılmaksızın tümüne aynı miktarda yem
verilmesi başlıca etkendir. Bu şekilde besleme ineklerin doğuma yakın süt
verimlerinin aşırı düştüğü dönemde fazla yem almaları nedeni ile yağlanmalarına,
doğumdan sonra ise eksik beslenmelerine neden olmaktadır. Bu nedenle ahırdaki
ineklerin süt verimleri belirli aralıklarla tespit edilerek, her hayvan verim düzeyine
göre farklı beslenmelidir. Gebeliğin son üç haftasında inekler yem tüketiminde isteksiz
davrandığından, bu dönemde olabildiğince severek tüketebileceği kaliteli yemler
sunulmalıdır.
Ketozisin ortaya çıkışında negatif enerji dengesinden başka hayvan
refahı ve hareket eksikliği, nefrit, uzun süren açlık, kobalt ve mangan gibi iz
elementlerin eksikliği, flourosis, uzun süre yağ tüketme, diyabet ve bazı hormonal
bozukluklarda etkili olmaktadır.
Doğum sonrası enerji eksikliği sebebiyle ortaya çıkan ketozis; özellikle sütün
ve süt proteininin azalması, iştahsızlık, zayıflama, döl tutmama gibi ekonomik
sorunları beraberinde getirir. Sütteki protein/yağ oranı düşmüşse ketozisten
şüphelenmelidir. Rumende nefeste, deride ve sütte aseton kokusu hissedilir.
Hastalığın ileri derecesinde hayvanın aşırı sinirli, huzursuz olduğu dişlerini
gıcırdattığı, anormal yalama ve yürüyüş ve kalkmak istemediği gözlenir. Hastalık
ölüme kadar gidebilir. Sürü sağlığı açısından sağmal ineklerde subklinik ketozis,
doğum sonrası hastalıkların insidansını artırdığı için çok daha risklidir. Doğumdan
sonraki ilk 20 günde ineğin enerji açığını şiddetlendireceğinden günde ikiden fazla
sağım yapılmamalıdır.
Ketozis, doğru beslenme yönetiminin uygulanmasıyla önlenebilecek bir
hastalıktır. Özellikle ineklerin fazla yağlandığı laktasyonun ileri dönemlerinde vücut
kondisyonuna dikkat edilmelidir.
Sindirilebilir liflerden enerji ihtiyacının
karşılanmasını arttırmak ve nişasta kaynaklı enerjiyi azaltmak için laktasyonun ileri
dönemlerindeki inek rasyonlarının değiştirilmesi, diyet enerjisinin vücut
yağlanmasından uzaklaşıp süte doğru taksim edilmesine yardımcı olabilir. Kuru
dönemde, özellikle de geç kuru dönemde vücut kondisyon skorunu
düşürmek/azaltmak, doğum öncesi yağların aşırı bir şekilde mobilazasyonunu
sağlayarak ters etki bile yaratabilir.
Ketozisin önlenmesinde kritik alan yem alımının sürdürülmesi ve
desteklenmesidir. İnekler gebeliğin son 3 haftasında yem tüketimini azaltma
eğilimindedirler. Beslenme yönetimi bu azalmayı en aza indirmeyi hedeflemelidir. Bu
dönemde en uygun rasyon özelliklerine ilişkin tartışmalar mevcuttur. Gebeliğin son üç
haftasında bulunan ineklerin rasyonlarındaki optimum enerji ve lif konsantrasyonları
çiftlikten çiftliğe farklılık gösterebilir.
Yem alımı izlenmeli ve rasyonlar, tüm kuru
dönem boyunca enerji gereksinimlerini karşılamak için ayarlanmalıdır. Yetişkin/ergin
Holstein inekleri için kuru dönem boyunca günlük ortalama enerji ihtiyacı (laktasyon
için net enerji olarak ifade edilen (NEL)) 12 ila 15 Mcal arasındadır.
Buzağılamadan
sonra, rasyonlar yem ve enerji tüketiminde hızlı ve sürekli artışı teşvik etmelidir.
Laktasyonun ilk dönemimdeki rasyonlarda lif içermeyen karbonhidrat konsantrasyonu
nispeten yüksek olmalı, ancak rumen sağlığı ve yem alımını sürdürecek kadar lif
bulunmalıdır. Nötr-deterjan selüloz konsantrasyonları genellikle %28-30 aralığında, lif
içermeyen karbonhidrat konsantrasyonları % 38-41 arasında olmalıdır.
Rasyondaki
partikül boyutu, en uygun karbonhidrat fraksiyon oranlarını etkiler. Niasin, kalsiyum
propiyonat, sodyum propiyonat, propilen glikol ve rumen koruyucu kolin dahil bazı
yem katkı maddeleri ketozisin önlenmesi ve yönetimine yardımcı olabilir. Söz konusu
yem katkıların etkili olabilmesi için, ketozise duyarlılık dönemi kadar gebeliğin son 2-
3 haftasında da bu takviyeler verilmelidir.
Etiketler
Ürün | Son | Değişim% |
---|---|---|
ZEYTİN YAĞI SIZMA | 298.347 | 11.35 |
ÇELTİK | 19.52 | 22.00 |
ZEYTİN SİYAH EXTRA | 52 | 52.54 |
BUĞDAY EKMEKLİK BEYAZ YARI SERT (3.DERECE) | 8.301 | -1.11 |
MERCİMEK YEŞİL | 27.395 | 32.73 |
Ürün | Son | Değişim% |
---|---|---|
ÇARLİSTON BİBER FİYATI | 11.38 | -4.45 |
ELMA FİYATI | 2.76 | -3.50 |
BEEF DOMATES FİYATI | 11.13 | 15.82 |
BEYAZ KURU SOĞAN FİYATI | 6.76 | 34.93 |
TRABZON HURMASI FİYATI | 4.15 | 9.50 |
Ürün | Fiyat | Miktar |
---|---|---|
Kabuklu Antep Fıstığı Fiyatı | 330.00 | KG |
Beyaz Haşhaş Fiyatı | 87.00 | KG |
Kabuklu Antep Fıstığı Fiyatı | 330.00 | KG |
Patates Fiyatı | 15.00 | KG |
Biçerdöver biçme hizmeti Çiftli Römork Fiyatı | 1500.00 | ADET |